Haber

1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü, Adana’da yüzlerce işçi, emekçi, öğrenci, kadın ve genç tarafından coşku ve öfke ile geçti.

Kentte sabahın erken saatlerinden itibaren hareketlilik başlarken, saat 14.00’te Kasım Gülek Köprüsü'nde buluşan kitleler, gökyüzünden boşalan sağanak yağmura aldırmadan omuz omuza İstasyon Meydanı’na doğru yürüyüşe geçti. Yağmur, bu yürüyüşün devrimci kararlılığını bir an olsun sarsamadı; aksine, ıslanan pankartlar ve ıslak sokaklarda yankılanan sloganlar, mücadelenin inadını daha da büyüttü.

Yürüyüşe çok sayıda sendika, siyasi parti, demokratik kitle örgütü, dernek ve sivil toplum örgütü kitlesel olarak katıldı. Emekçilerin bu birleşik adımında Mücadele Birliği Platformu ve Devrimci Öğrenci Birliği de ön saflarda yer aldı. Taşıdıkları “Gökyüzünü Tekrar Fethedecek, Emeğin İktidarını Kuracağız” pankartı, yürüyüş boyunca dikkatleri üzerine çekti. Bu söz yalnızca bir slogan değil, meydanlarda yankılanan devrimci bir yemin gibiydi.

Yürüyüşün başında Mücadele Birliği okurları tarafından yapılan ajitatif konuşmalar, işçi sınıfının tarihsel mücadelesine ve bugünkü mücadelenin önemine vurgu yaptı. Konuşmalarda, geçtiğimiz günlerde hukuksuzca gözaltına alınan sendika yöneticileri ve devrimci gençler selamlandı; burjuva devletin baskı ve sindirme politikalarına karşı dayanışma çağrısı yükseldi. Aynı şekilde, bugün İstanbul’da 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak isteyen ve gözaltına alınan yüzlerce kişiye de selam gönderildi: “Taksim iradesi bizimdir, Taksim 1 Mayıs alanıdır! ve "Taksim'de düşene dövüşene bin selam" sloganları yükseldi.

Yağmura rağmen sloganlar susmadı, öfke dinmedi. “Yaşasın 1 Mayıs!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “Fabrikalar Tarlalar Siyasi İktidar Her Şey Emeğin Olacak!”, "İktidar dışında her şey hiçbir şeydir" vb sloganlar Adana sokaklarını inletti. İstasyon Meydanı’na varıldığında kitlenin kararlılığı daha da görünür hale geldi. Burada yapılan konuşmalarda işçi sınıfının sömürüye, yoksulluğa ve savaşlara karşı birleşik mücadelesinin önemi vurgulandı. Konuşmalar, devrimci bir 1 Mayıs’ın çağrısını yükseltti.

Günün sonunda sahneye çıkan Suavi, söylediği şarkılarla alanı dolduran kitleye hem duygusal hem coşkulu anlar yaşattı. Marşlar, türküler ve alkışlar eşliğinde 1 Mayıs programı sona erdi. Ancak herkes biliyordu ki, 1 Mayıs yalnızca bir gün değil; emeğin iktidarı için verilen mücadelenin her gün yeniden örgütlenmesidir.